Hukuk, Ebû Suud Efendisini Arıyor

11-02-2016

3275 görüntülenme

Av. Mustafa KARAKAŞ

Hukuk, Ebu Suud Efendisini Arıyor

Son dönem hükümetlerinin birçok alanda ülkeyi çağ atlattığı, özellikle dış siyasette mazlumlardan yana tavır koyarak zor durumdaki coğrafyalarda bulunan insanların umudu olduğu inkâr edilemez.

Dâhili siyasette yapılan yenilikler ile daha önce kırılıp dökülmüş olup da tamir, telafi edilen hususlar ise saymakla bitmez.

Yiğidin hakkını verdikten sonra esas konumuza gelirsek; aynı başarıların hukuk alanında da gösterildiğini maalesef söyleyemiyoruz.

Görüyoruz ki bu süreçte hükümetler, siyasal eylem ve işlemlerine paralel düşecek kuvvetli bir hukuki düşünce pratiğine, birikimine ve teorisine sahip olamadılar.

Halkı temsilde ne kadar güçlü, siyasi tavır alışlarında ne kadar kıvrak, ne kadar becerikli iseler, hukuki meselelerde bir o kadar zayıf, birikimsiz bir görünüm verdiler.

Hukuk reformu beklentisi altında yapılanlar ise sadece hukuki süreçlerin hızlandırılması çalışmalarından ibaret kaldı.

Hukuk sisteminin kökten değişimi gerekmekteyken bu sistemin ortaya çıkardığı sonuçları ıslah etmeye yönelik çalışmaların yeterli olması mümkün olamadı.

Bu çalışmaların neticesi olarak ortaya konan hukuk metinlerin, kanun ve yönetmeliklerin anlaşılır, kısa ve öz metinler olarak hazırlanamayışı, sorunun biri çözülürken bir başka soruna yol açılmasına neden oldu.

Hukuk sistemimizin baştan aksak olması yanı sıra hukuki metinlerin, daha çok hukukçular eliyle değil, bürokrasiye egemen olan Maliye Bürokratlarınca oluşturulmaları, bu metinlerin anlaşılmaz, her yana çekilebilir, karmaşık ve çok uzun olması sonucunu doğurdu.

Bu süreçlerde, uygulamada ortaya çıkan sorunların özgün hukuki kurallarla aşılması yerine “torba kanun” tabir edilen, bir kanun metninde birbirinden tamamen farklı birden çok meselelerin tek bir kanun metninde çözülmeye çalışılmış olması da durumu daha da karmaşık hale getirdi.

Hulasa bugün Devletin kurumsallaşmış, güçlü ve güvenilir bir hukuk sisteminin bulunmayışı, Ülkenin siyasi, toplumsal ve ekonomik olarak gelişmesinin ve dolayısıyla da tam bağımsız bir ülke haline gelmesinin önündeki en büyük engeldir.

Tam bağımsız yeniden büyük Türkiye istiyorsak siyasi, ekonomik ve toplumsal atılımlar yetmez; hukuk sisteminin de buna uygun olarak çok güçlü bir şekilde kurumsallaşması ile siyasetin ve kurumların bu sistem içinde hareket etme zorunluluğunun sağlanması, daha da önemlisi bunun gerçekleşebilmesi için Devletin “Kanuni’nin Ebû Suud Efendisi, Abdulhamit Han’ın Ahmet Cevdet Paşası” gibi muhteşem hukukçularını bulması, mevcutta bulamıyorsa en azından bir an evvel yetiştirilmeye başlanması gerekmektedir.

İşleri zor!.. Yüce Allah (c.c) yardımcıları olsun.