Biyolojik Savaş Üzerinden “Dijital Dünya Düzenini” İnşa Etmek-2 “KAOSTAN KAYNAKLANAN DÜZEN PROJESİ” Prof. Dr. Burhanettin CAN
Korona (Corona / Covid-19) virüs salgını üzerinden başlatılan bir psikolojik savaşın sonucu, dünyanın büyük bir kesiminde adeta seferberlik ilan edilmiş durumdadır. Adı konmamış küresel bir kaos ve olağanüstü bir hal ilanı vardır.
TİMEALEM HABER MERKEZİ / ABİD YAŞAROĞLU
Biyolojik Savaş Üzerinden “Dijital Dünya Düzenini” İnşa Etmek-2
“KAOSTAN KAYNAKLANAN DÜZEN PROJESİ”
“[De ki: «Düzen kurmada (karşılık vermede) Allah daha hızlıdır.
Şüphesiz, bizim elçilerimiz, sizin 'geliştirmekte olduğunuz düzenleri' yazmaktadırlar.»” (10 Yunus 21).
“Onlar ise bir düzen kurdular.
Allah da (buna karşılık) bir düzen kurdu.»
Allah, düzen kurucuların en hayırlısıdır.” (3 Al-i İmran 54)
Prof. Dr. Burhanettin Can
GİRİŞ
Korona (Corona / Covid-19) virüs salgını üzerinden başlatılan bir psikolojik savaşın sonucu, dünyanın büyük bir kesiminde adeta seferberlik ilan edilmiş durumdadır. Adı konmamış küresel bir kaos ve olağanüstü bir hal ilanı vardır.
Dünyanın her tarafında aynı anda başlatılan kampanya, çok ciddi ve merkezi bir psikolojik harekâtın ürünüdür. Adeta bir merkezden düğmeye basılmış, tüm psikolojik harekât ajanları, uyuyan hücreler harekete geçirilmiştir. Yürütülen psikolojik harekât, Koronavirüs salgınının yaptığı tahribattan daha büyük bir tahribat yapmaktadır. Sular durulduğunda Psikolojik harekâtın tahribatı daha iyi görülecek ve anlaşılacaktır. Bu denli yoğun psikolojik harekât, arka planda bir şeylerin planlanıp yürürlüğe sokulmak istendiğinin bir göstergesidir.
Bu kaos ortamının oluşturulması, derinleştirilmesi ve yaygınlaştırılmasında ki amaçlar ve hedefler neler olabilir?
Ayrıca virüs salgını sonrasında Siyonizm’in sözcülerinin yaptıkları açıklamalar nasıl yorumlanmalı ve değerlendirilmelidir?
Bu açıklamalar ile Korona virüs salgının çıkarılması arasında bir irtibat kurulabilir mi?
Koronavirüs salgını “Küresel Hâkimiyet Projesinin” “Tek Dünya Hükümeti”, “Tek Dünya Devleti”, “Tek Din”, “Tek Para-Tek Banka” ve “Küresel Dijital Dünya Düzeni”projelerinin hayata geçirilebilmesi için sadece bir aşama mıdır?
“Kaostan Düzene Projesi” / “yaklaşımı” kime aittir?
Bu soruların cevaplarını bu yazı serisinde bulmaya çalışacağız. Yukarıda ismi geçen projeler Siyonizm’e ait olduğu için öncelikle sorunu, bu yapı kapsamında ele alıp genişleteceğiz.
Bu yazı serisinin amacının daha iyi anlaşılabilmesi daha önce Umran’da yazdığımız; “İslâm Coğrafyası ve Küresel Savaş-1: “Kaostan Kaynaklanan Düzen” ve “Küresel Savaş”, Umran Dergisi, Eylül 2017; İslâm Coğrafyası ve Küresel Savaş-2: “Küresel Savaş” Türkiye Üzerinden mi (!)? Çıkarılmak İsteniyor, Umran Dergisi, Ekim 2017.”; ‘Ahtapot: Gizli Dünya Devleti’,Umran Dergisi, Eylül 2012 ve Ahtapotun Kolları: Gizli Dünya Devleti Kuruluşları, Umran Dergisi, Ekim 2012 makalelerinin okunmasında fayda vardır.
SİYONİZM’İN AMENTÜSÜ (TEMEL VARSAYIMLARI) VE ‘GİZLİ DÜNYA DEVLETİ’
Siyonizm, Tevrat’ın tahrif edilerek yorumlanması ile ortaya çıkmış bir ifsad hareketidir. “Dini, ırkı ve siyasî bir doktrindir”. Siyonizm, yaklaşık 3000 yıllık bir mücadele ile şekillenmiş, Kabala, Tevrat ve Talmut eksenli felsefi ve mistik bir teori üzerine inşa edilmiş, sömürgeci bir doktrin ve bir ifsad hareketidir. (1-4)
İslam dininin Amentüsü, olmazsa olmazları, imanın şartlarıdır. Siyonizm’in de dayandığı, olmazsa olmazları, onun amentüsünü (temel varsayımları) oluşturur. Bir Siyonist, bunların doğru olduğuna inanır. Siyonizm’in olmazsa olmazları, Amentüsü, temel kabulleri, aşağıdaki gibi özetlenebilir (1-4):
- Allah Tarafından Yahudilere ‘Vaad edilmiş Topraklar’(!)
- Yahudiler Allah Tarafından ‘Seçilmiş Bir Halktır’, ‘Üstün Bir Irktır’ (!)
- Yahudiler ‘Arı Irktır’, ‘Saf Irk Olarak Kalmalıdır’
- Yahudi Olmayanlar İçin ‘Etnik Temizlik ya da Soykırım’ Yapılacaktır
- ‘Dünya Yahudileri İçin Bir Tek Devlet Vardır’: İsrail
- Yahudilerin ‘Dünya Hâkimiyeti’ İçin ‘Tek Dünya Devleti/Gizli Dünya Devleti’ Olmalıdır.
Bu varsayımların ayrıntısı 1-4 numaralı kaynaklarda tartışılmaktadır. O nedenle bu varsayımların üzerinde burada durulmayacaktır. Burada hatırlatmak istediğim ve vurgulamak istediğim çok önemli bir nokta, son zamanlarda 2,3,4 numaralı ana kabuller çerçevesinde Siyonist yapı temsilcilerinin/sözcülerinin yaptığı konuşma ya da açıklamalardır (5-10):
“Wendy Brown:…Bu zorunlu ilişkinin sonuna geldik; zenginlerin, çalıştırmak ya da savaştırmak için fakirlere ihtiyacı yok. Artık onların yapay zekâlı robotları var.”
“Harari’: “…21. yüzyılda ilerlemenin trenine yetişenler, yaratmanın ve yürütmenin ilahi kudretine ererlerken, geride kalanlar yok olma tehlikesi ile karşı karşıyalar... Yeni Dünya, "Süper Seçkinler” ve “gereksizler” arasında bir dünya olabilir.”
…Askerî ve ekonomik olarak vazgeçilmez olan yoksulları korumak yerine kendi çıkarları için hareket eden 20. yüzyıl elitleri, 21. yüzyılda üçüncü sınıf insanları (gereksizleri) taşıyan vagonları (her ne kadar acımasız olsa da) tamamen geride bırakmak ve sadece birinci sınıfla geleceğe doğru ilerlemek istiyor.»
"Zygmunt Bauman:…Dünya, ıskarta insan, (işsiz) tüketilmiş mal ve eşyanın çöpleri ile doldu. Modernite için, bir varlık olan insanın ıskartaya (çöpe) dönüşmesi ile eşyanın çöpe dönüşmesi aynıdır. Atık insanlar hız kesmeden çoğalıp muazzam miktarlara ulaşırken gezegendeki çöp alanları ve atığı geri dönüşüme sokacak araçlar giderek azalmakta.’
Bundan sonra gündemimiz, ‘atık insanların ve insani atıkların tasfiyesi’dir.”
“Bill Gates: ”Dünya’da 6,8 milyar insan var ve bu rakam 9 milyara doğru çıkıyor. İyi bir aşılama programı ve sağlık hizmetiyle bunu %10-15 azaltabiliriz.”
“Rockefeller:“Sistemin işlemesi için 300-500 milyon insana ihtiyacımız var. Gerisi fazlalık.”
“ABD’nin Georgia eyaletinde Elbert kasabasında “Rehbertaşı Anıtında”“Yeni Dünya Düzeni İçin 10 Emir:“İnsan nüfusunu daima doğa ile uyumlu olarak 500.000.000 (beş yüz milyon)'un altında tut.”
Siyonizm’in amentüsünü gündeme getirip Siyonist tehlikeye karşı insanların dikkatlerini çekmek isteyenler, hep komplocu olmakla eleştirildi, hatta suçlandı. Bundan en çok nasibini alan rahmetli Erbakan Hocadır. Oysa Siyonist kadrolar yılladır, bu temel varsayımların gereğini yapıyorlar ve yapacaklarını da söylemekten çekinmiyorlar. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi de dünya nüfusunun azaltılması ile ilgili bir projedir (11). “Dünya nüfusunun azaltılması” konusu, daha sonra özel olarak ele alınıp inceleneceği için burada üzerinde daha fazla durulmayacaktır.
“GİZLİ DÜNYA DEVLETİNİN” KOLLARI: AHTAPOTUN KOLLARI / ÖRÜMCEĞİN AĞLARI
Genel olarak Yahudilerin özel olarak da Siyonistlerin sayıca az olmuş olmaları, görünmeden, işbirlikçiler ve kukla teşkilatlar vasıtasıyla dünyayı idare etmek gibi bir strateji izlemelerine sebebiyet vermiştir. Sürece dâhil olan, işbirlikçilerin, kuklaların Siyonizm’in nihai hedefleri, amaçları hakkında bilgi sahibi olup olmaması önemli değildir. Gerçekte birçoğunun içinde bulunduğu yapının gerçek amaç ve hedefleri hakkında doğru dürüst bilgisi de yoktur. 33. Derece Mason Manly P. Hall, Amerika’nın Gizli Kaderi adlı kitabında ve The Phoenix’de bunu açıklıyor (12):
“Eskilerin inandığı üzere, Bilge Adamlar, ayrı bir ırktan geliyorlardı ve bu ırkta doğmuş olmak zekâyı aydınlanmış bir bilgelik seviyesine çıkarmayı gerektiriyordu… Bir gün dünyaya varis olacak ırk işte bunlardır... Altın çağ tekrar gelecek.”
“…Bugün dünyada binlerce yıldır varlıklarını devam ettiren, Arayış Düzeni diye isimlendirebileceğimiz, aydınlanmış insanların oluşturduğu bir grup bulunuyor. Bu düzen, entelektüel ve manevi algılama yetenekleri tarafından kendilerine medeniyetin gizli bir kaderi olduğu söylenen adamlardan oluşuyor. Gizli diyorum çünkü, birçoğu asıl amacın farkında değil; insan yığınları hala Evrensel Devinimin bir parçası olduklarını bilmeden yaşıyorlar.
“…Bu kral tanrısal bir ırktan geliyordu; o “aydınlanmışların” düzenine aitti; kahramanlarla-mükemmel insanlar- dolu bir aileye ait olup, irfan mertebesine yükselendi.”
(The Phoenix’de) …Üyeliğe yeni kabul edilmiş bir kişi sadece kendi tanrısal potansiyelinin ortaya çıkmasıyla Büyük Sır’rı (Büyük Arkana) kavrama mertebesine terfi eder. Gizli Öğreti, aydınlanmış düşünürlerin kurumları tarafından nesilden nesile, soydan soya devam ettirilen ilkel bilginin var olduğunu doğruluyor.”
Siyonist Stratejideki nicelik zafiyeti, Para, Medya, Lobi ve İşbirlikçi ihdas etme gibi dört ana eksende güç elde ederek giderilmiştir. Gizli Dünya Devleti merkezinde birincil güç paradır, sermayedir. Diğerleri buna dayanılarak elde edilmektedir:
“Avrupa’da sermaye birikimi arttı ve faizin yayılması ve Kapitalist Nizamın geliştirilmesi ve yayılması suretiyle çok büyük paralar ellerine geçirdiler. Zamanla bunlar, büyük bankalar haline geldiler. Ve bütün dünya ekonomisini kontrolleri altına almaya başladılar.
Astronomik ölçülerde zenginleşen bu kimseler zamanla sadece ekonomik hayatı değil, bütün dünya ülkelerinin siyasi yönetimlerini de kontrolleri altına almaya başladılar. Büyük sanayi kuruluşlarını kontrolleri altına aldılar. Medyayı ve en büyük dünya haber ajanslarını kontrolleri altına aldılar. Stratejik araştırma enstitülerini aynı şekilde kontrolleri altına almaya başladılar. Ayrıca en büyük avukatlık ve hukuk bürolarını kurdular. Ve nihayet yavaş yavaş bütün dünyayı yöneten ve kısa adı GDD olan “ Gizli Dünya Devletini” kurdular. Ve bu GDD vasıtasıyla bugün bütün dünyayı yönetecek bir noktaya geldiler.” (13)
Dikkat edilirse bu sistemin nirengi noktası, para ve faizdir. Dünya bankası, IMF, faizci sistemin tüm dünyada hâkim olması için kurulmuş özel yapılarıdır. Bankacılık sektörü, Siyonist sermayenin en etkin olduğu bir alandır. İlk hedef, ülkelerin merkez bankalarının özelleştirilerek ya da özerkleştirilerek ele geçirilmesidir. Özel Siyonist bir kuruluş olan Amerikan Merkez Bankası (FED), devletin resmi bir kurumu değildir. Fakat Siyonistler, bunun aracılığıyla ABD’yi kontrol etmeye çalışmaktadır:
“House Banking Commitee başkanı, kongre üyesi Wright Patman:
‘Amerika’da aslında iki hükümet bulunmakta... Bir usûle göre teşekkül eden hükümet var... Bir de, aslında kontrol yetkisi Anayasa tarafından kongreye verilen, mali gücü idare eden, bağımsız, kontrol edilmeyen, koordine edilmeyen Federal Reserve Sistem mevcut.” (13)
Siyonist sermaye, ABD modelini, daha farklı bir şekilde, diğer ülkelerde, perde arkasında kalarak ve fakat o ülkelerin merkez bankalarına sızarak uygulamaya çalışmaktadır. Gizli Dünya Devleti mensupları, bukalemunlar gibi her renge, her kimliğe bürünebilirler. Her yerde bulunurlar fakat oraya ait olmazlar. Böyle bir sonuca ulaşabilmek için asırlardan beri uzun vadeli bir stratejiye bağlı olarak teşkilatlanmakta ve çalışmaktadırlar. Dünyada olup biten birçok olayın arkasında, her renge bürünebilen böyle gizli bir yapılanma vardır:
“Bu komplocular, bukalemunlar gibi; Marksist, Sosyalist, Komünist, Siyonist, Mason ve Enternasyonalist benzeri değişik isimler altında saklanırlar. Londra, Berlin, Roma ve New York gibi yerlerde yaşarlar. Birleşmiş Milletleri, Wall Street’i ve Washington DC’yi idare ederler. Silah sanayine maddi kaynak sağlarlar… Üyelik nesilden nesile, İngiltere ve Avrupa’nın soylu ailelerinden uluslararası finans piyasalarını yöneten saraylardan ve Dünya Yahudiliği ile Roma Katolikliği hiyerarşisinden geçerler”. (12)
‘İsa’nın Çilesi/Tutku’ filminin yapılmasını sağlayan ve ‘İsa’yı Yahudiler Öldürdü’ konusunu seslendiren Mel Gibson’un babası, WSNR radyo programında, ‘Musevilerin, tek bir dünya dini ve tek bir dünya hükümeti yaratmaya çalıştığını, bu işin içinde Yahudi bankerler ve ABD Merkez Bankası’nın bulunduğunu’ söylemesi (14), ABD’de bir iç kavganın var olduğunu göstermektedir.
27. 1. 1965 tarihli Latin Kilisesi Kurultayında, Cizvit Tarikatı Papazı Peder Pedro Arrupe’unaçıklamalarına göre, tüm insanlığı tehdit eden “küresel gizli bir yapı” vardır ve “ince bir strateji” izlemektedir:
“Bu… Tanrısız cemiyet (Komplo şebekesi) cemiyetin üst kademelerinde fevkalade etkili bir şekilde işlerini yürütmektedir. Bu cemiyet, elinde olan ilmi, sosyal ve ekonomik araçların hepsini kullanmaktadır. Bu cemiyet, ince dokunmuş bir strateji takip etmektedir. Bu cemiyet, uluslararası teşkilatlar, finans çevreleri üzerinde ve kitle iletişim sahasında (basın, sinema, radyo ve televizyon) neredeyse tam bir hâkimiyete sahipler.” (13)
Yukarıdaki belirtilen bir yapının kurulması, Siyonizm’in temel kabullerinden olan gizli dünya devleti şartı ile bağlantılıdır. Çünkü Siyonizm’in temel kabullerinden ilk beşinin tam olarak gerçekleştirilebilmesi, altıncı şartın gerçekleşmesine bağlıdır. Bu kabullere göre‘Seçilmiş, ‘Üstün ve arı bir Irkın(!)’ (Yahudiler, İsrailoğulları) rahat yaşayabilmesi, ikinci sınıf kabul edilen diğer insan unsurunun hizmetkâr yapılması ile mümkündür. Bunun için de, bir gücün varlığına ihtiyaç vardır. İşte bu, Siyonist Amentünün 6. şartı olan ‘Gizli Dünya Devleti’dir.
Gizli Dünya Devleti (Ahtapot/Örümcek), yaklaşık 3000 yıllık bir mücadelenin sonucudur. Mücadeleyi etkin kılan, Gizli Dünya Devleti kurucularının Kabala, Tevrat ve Talmut eksenli (Felsefi ve mistik bir teori) bir yapılanış içerisinde olmalarından dolayıdır.
Gizli Dünya Devletinin yapısı, Bir Dolar üzerine piramit şeklinde resmedilmiştir. Piramit üzerindeki yazıların tümü Latincedir. En üstten en alta doğru, kesin itaat içeren, kademeli hiyerarşik bir yapı vardır (Şekil 1, 2). En üstte herkesi gözleyen, kontrol eden göz ile en altta var olan insanlık arasında 3 ana düzlemde, kademeli bir yapı bulunmaktadır (12,13,15-19):
-
1- Hiç Görünmeyenler:
- RT (3 Kabbalist’ten oluşan Üst Komuta Kademesi)
- 13’ler Meclisi
- 33’ler Meclisi
- 300’ler Kulübü
13’ler Meclisi, 33’ler Meclisi ve 300’ler Kulübü, SANHEDRİN, En Üst Yönetim Meclisi olarak isimlendirilmektedir.
-
2-Ucu Gözüken Büyük Kısmı Gizli Olan Kademeler (5 Kademe):
- B’nai B’rıth- Bilderberg (Görünen en üst ara koordinasyon ve yönetim kademesi)
- Büyük Şark Locası Teşkilatı (Fransız Mason Locası)
- Komünizm (Rusya Mason Locası)
- İskoç Locası Teşkilatı: 1-33. derece (İngiliz Mason Locası)
- York Locası Teşkilatı (Alman Mason Locası)
-
3- Halkın İçine Giren ve Yukarının Emirlerini Uygulayan Sacaklar (Alt Kademeler; Üç Kademe):
- Rotary-Lions-Diner-Propeller, YMCA
- Mavi Localar
- Önlüksüz Masonlar
Gizli Dünya Devleti yapılanışını ahtapota/örümceğe benzetirsek, hiç görülmeyenler kademesi(RT ve Sanhedrin), ahtapotun / örümceğin baş ve gövdesi ile dünyaya yayılmış diğer tüm yapıları da (2. ve 3. düzlemdeki kademeler), ahtapotun kolları / örümceğin ağları ile temsil edebiliriz. Dışarıdan bakanlar, kolların bağlantı yerleri hariç, kolları kolaylıkla görebilmektedirler. Ancak, kolların nereye bağlı olduğu, yanı bağlantı noktalarını görmeleri mümkün değildir. Sır dedikleri konu da budur. Sırra ancak belli eğitimleri alıp belli imtihanlardan geçenler, o da belli boyutu ile vakıf olabilir. Onlar da, beyin ve gövde takımını oluşturan Hahamlar topluluğudur.
Gizli Dünya Devleti, açık ve nispeten açık yapıları ile dünyayı örümcek ağına benzer bir ağla örmüştür. Her bir yapının ana amaçla bağlantılı ve uyumlu, ayrı bir amacı vardır. Her biri bu amaca uygun olarak çalışmaktadır.Bu konuda yapılmış yayınlara göreAhtapotun kolları, B’NAİ B’RİTH VE BİLDERBERGİ, BM, DÜNYA BANKASI, IMF, NATO, CFR, CIA, BUSINESS ROUND TABLE, AIPAC, AB, TRİLATERAL, MASON LOCALARI, ROTARY, LIONS KLÜPLERİ, DINER, PROPELLER, YMCA gibi yapılardan oluşmaktadır.
İzlenen stratejiye baktığımızda yapıya yol boyu, ihtiyaç hâsıl oldukça daha Evenjelikler/Neocon’lar gibi daha başka kollar da eklenecektir.
Bir dönem Alman Dışişleri Bakanlığı yapmış, Rothscild’lere danışmanlık yapmış, KRA Ekonomik Savaş yönetiminde bulunmuş, Hinderburg ve Ludendorff tarafından başı çekilen 3. Üst Komuta Askeri Endüstriyel Kompleksinin formülasyonunda önemli rol oynamış 300 komitesininsırlarına vakıf Rathenau, 24 Aralık 1921 yılında basılan makalesinde 300’ler komitesi ile ilgili şu ifadeleri kullanmıştır (15):
“Birbirini tanıyan sadece üç yüz adam Avrupa’nın kaderini idare etmektedir. Bu adamlar haleflerini kendi çevrelerinden seçerler. Bu adamların tasvip etmedikleri her devleti yok edecek araçları bulunmaktadır.”
Eski İngiltere başbakanı Benjamin Disraelli,Avam Kamerasındayaptığı konuşmada isim vermeden benzer yapıların varlığından bahsetmiştir (16):
“Bu kamerada nadiren bahsettiğimiz bir güç var. Gizli cemiyetlerden bahsediyorum. İnkâr etmek yersiz; çünkü, Avrupa’nın büyük bir kısmının bu gizli cemiyetlerin şebekesiyle örüldüğünü örtbas etmek imkânsız.”
Ayrıntılı bilgi için 1-4,12,13,16-19 numaralı kaynaklara bakılmasında fayda vardır.
Üzerinde durulması gereken nokta, bir ABD Doları üzerinde sembollerden oluşan resmin içerdiği mana ve mesajdır. Piramit’in tepesindeki göz herkesi gözleyen, Siyonistlerin tanrısı olup Tevrat kaynaklıdır. ABD Senatörü Albert J. Beveridge’nin 27 Nisan 1898 tarihliSenato konuşmasında kullandığı ifadeler ilginçtir, düşündürücüdür (16):
“Amerikan cumhuriyeti, tarihin en üstün ırkının kurduğu bir cumhuriyettir.
Tanrı tarafından yönlendirilen bir devlettir. Bu cumhuriyetin liderleri de yalnızca devlet adamı değil, aynı zamanda Tanrı’nın peygamberleridir.”
Bir Doların sağ tarafında Kartalın üstündeki 6 köşeli yıldız, Hz. Davud’un mührü olup bugün İsrail’in bayrağıdır.
Piramittin altında “Novos Ordo Seclorum” (“Çağların Yeni Düzeni” / “Yeni Dünya Düzeni”) yazmaktadır. Dolayısıyla yol boyu hep gündem de tutulan “Yeni Dünya Düzeni”kavramının kökleri, ABD’nin kuruluş yıllarında, ortaya çıkmış ve her büyük kriz döneminden sonra gündeme getirilmiş bir kavramdır.
Koronavirüs olayından sonra Harari’nin, Kissenger’in, Bill Gates’inveRockefeller’in “Dijital Dünya Sistemi”ni gündeme getirmeleri, ABD’nin kuruluşundan buyana uygulanan bir stratejinin geldiği noktayı göstermesi açısından önemlidir.
Piramit şeklinin üzerinde “Annuit Coeptis” yazmaktadır. Latincede “Bizim meselemiz, plan başarıyla tamamlanacaktır” / “Başarıldı” anlamına gelmektedir. “E Pluribus Umum” ise “Birçokları içinde bir tane” anlamında olup “Seçilmiş Kavim” kavramını çağrıştırmaktadır (13,16).