Almanya�n�n Ba�ar�s�z Politik Ara�lar�: T�rkiye�deki Alman Kurulu�lar� T�rkiye�de hepsi de bir siyasi partiyle ba�� bulunan 4 siyasi Alman vakf� bulunuyor. Kondrad Adenauer Vakf� Hristiyan Demokrat CDU�ya, Friedrich Ebert Vakf� sosyal demokrat SPD�ye, Friedrich Nauman Vakf� liberal FDP�ye, Heinrich B�ll Vakf� ise sol tandansl� Ye�iller�e ba�l� olarak faaliyetlerini s�rd�r�yor.
Türkiye siyasetini kendi ç�karlar� do�rultusunda dizayn etmeye ve yönlendirmeye çal��an ülkelerden birisi de Almanya. Bu yap�l�rken Türkiye’deki medya ve sivil toplum kurulu�lar�n�n kullan�lmas� ise �a��rt�c� de�il. Zira �kinci Dünya Sava��’ndan sonra askeri ve siyasi hareket alan�n�n yan� s�ra istihbari faaliyetleri de s�n�rland�r�lm�� olan Alman devleti, kendi ç�karlar�n� korumak için sivil örgütleri, etki ajanl��� alan�nda daha aktif bir biçimde kullan�yor. Berlin, bazen do�rudan bazen da çevre, insan haklar� ve bas�n özgürlü�ü gibi sloganlar� kullanan sivil toplum kurulu�lar� eliyle dolayl� yollardan Türk kamuoyunu manipüle etmeye ve toplum mühendisli�i yapmaya çal���yor. Almanya’daki Türk kurulu�lar� burada ya�ayan Türklere yönelik çal��malara odaklanm��ken, Türkiye’deki Alman kökenli kamu yay�n organlar�n�n ve sivil toplum kurulu�lar�n�n hedef kitlesinin Türk kamuoyu olmas� ise dikkat çekiyor. Bu yap�lar�n Türkiye’de özellikle belli etnik ve dini gruplar� yönlendirici manipülatif çal��malar yapt��� biliniyor. Türk iç siyasetine do�rudan “taraf” olarak müdahil olan bu kurulu�lar�n siyasi amaç güttü�üne ise �üphe yok.
Türkiye’de Dört Alman Partisi’nin Vakf� Faaliyette
Almanya’daki Türk kurumlar�, s�kl�kla istihbari faaliyet yapmak veya Türkleri etkileme suçlamas�yla bask� ve kontrol alt�na al�nmaya çal���l�yor. Ancak Almanya’daki Türk kurumlar�n� hedef alan soru önergelerinin muhalif partilerden geliyor olu�u bunlar�n Berlin’i bask� alt�na almak ve Türk siyasetini kendi ç�karlar� do�rultusunda yönlendirmek amac�n� ta��d���n� dü�ündürüyor. Terör örgütü PKK’n�n yuvas� konumundaki Sol Parti veya Liberal Parti taraf�ndan Alman meclisine sunulan soru önergeleriyle, Türk kurumlar�n�n Almanya’daki yasal çerçevede yürüttü�ü etkinlikler, suçlula�t�r�lmaya çal���l�yor. �lginç olansa Türk kurumlar�n� Almanya’da Türkiye’nin menfaatlerini savunmakla ve taraf tutmakla suçlayan Alman kurumlar�n�n ya bir siyasi partiye veya do�rudan Alman devletine ba�l� olarak vergilerle finanse ediliyor olmalar�d�r.
Türkiye’de hepsi de bir siyasi partiyle ba�� bulunan 4 siyasi Alman vakf� bulunuyor. Kondrad Adenauer Vakf� Hristiyan Demokrat CDU’ya, Friedrich Ebert Vakf� sosyal demokrat SPD’ye, Friedrich Nauman Vakf� liberal FDP’ye, Heinrich Böll Vakf� ise sol tandansl� Ye�iller’e ba�l� olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Finansmanlar�n� Alman devletinin kendilerine sundu�u sübvansiyon ve kamu kaynaklar�ndan sa�layan bu kurulu�lar ba�l� bulunduklar� partilerin ideolojileri do�rultusunda faaliyet yürütüyorlar. Bu vak�flar�n toplam bütçelerinin yar�s� yurtd��� temsilciliklerini finanse etmeye ayr�lm�� durumda. Bunun yan� s�ra Türkiye’de “tarafs�z” medya olarak lanse edilmeye çal���lan Alman kamu yay�n organ� Deutsche Welle’nin (DW) kurulu� amac�n�n “Almanya’y� Avrupal� bir kültür ülkesi ve özgürlükle �ekillenmi� bir hukuk devleti olarak anlatmak.” �eklinde ilan edildi�ini de belirtmek gerekir.
Bunlar�n siyasi etkinlik amac� içinde olduklar� ve Türkiye’de belli marjinal gruplarla kar��l�kl� ç�karlar� çerçevesinde i� birli�ine gittikleri biliniyor. Bunun yan� s�ra vak�flar�n etkinlikleri incelendi�inde her bir vakf�n Kürt meselesi, kad�n haklar�, insan haklar� ve çevre gibi konulardan birine odakland��� görülüyor.
Güç odaklar� Türkiye’de etki meydana getirecek kitleleri art�k istedi�i gibi yönlendiremiyor. Türkiye içinde sadece baz� marjinal ve küçük gruplar�n da kendi menfaatleri gere�i bunlarla ittifak kurdu�u görülüyor. Ancak ço�u marjinal ve terör iltisakl� bu gruplar�n, Türk halk� nezdinde bir itibarlar� yok. Türkiye’de en son Gezi olaylar�nda sokak gösterilerini yönlendirmek isteyen bu etki ajanlar�na Türk halk� prim vermemi�ti Zira halk art�k özgürlük, ifade özgürlü�ü, fikir özgürlü�ü, demokrasi vb. “sloganlar�n” Bat�’daki hakim düzenin dünyan�n geri kalan�na ayar vermek için kulland��� bir silah ve reel siyasi ç�karlar�n� örtmek için kulland��� kavramlardan ibaret oldu�unu anlam�� bulunuyor. Buna ek olarak Taksim meydan�nda ortaya ç�kan Ye�iller Partisi’nin o dönemki e� ba�kan� Claudia Roth’a mutedil Alman çevrelerin de “Orada ne i�i vard�” diyerek tepki gösterdi�ini belirtmek gerekir.
Almanya Türkiye’de �stedi�i Gibi At Ko�turam�yor!
Türkiye siyasetini dizayn etme gayretindeki baz� yabanc� devletlerin Türkiye yönetimine kar�� sald�rgan tutumunun arkas�nda, art�k Türkiye ç�karlar�na çal��an kadrolar�n, Türkiye aleyhine bu güç odaklar�yla birlikte hareket etmemesi yat�yor. Almanya, ç�karlar� do�rultusunda Türkiye’de eskisi gibi diledi�ince at ko�turam�yor. Bunun yan� s�ra Almanya’da ya�ayan Türklere yap�lan bask�lara kar�� Türk devletinin vatanda�lar�n� yaln�z b�rakmamas� da baz� çevreleri rahats�z ediyor. Türkçe ö�renimi, Türklerin kimli�inin korunmas� ve Türk seçmenlerin Almanya’da oy kullanma haklar� ba�ta olmak üzere temel demokratik haklar�n�n “kültürel entegrasyon” bahanesiyle engellenmesine art�k müsaade edilmiyor.
Di�er yandan kendileriyle ç�karlar� gere�i i� birli�i yapan marjinal gruplar�n Türkiye’de etki ve manipülasyon alanlar�n�n daralt�lm�� olmas� da bu odaklar�n giderek h�rç�nla�mas�na neden oluyor. Türkiye’yi ve Türk halk�n� “objele�tiren”, dizayn eden, yönlendiren ve onlardan hesap soran özne konumunda olan baz� çevreler, ilk kez incelenen, takip edilen ve tarafs�zl�k, özgürlük ve demokratik olma hususlar�nda sorgulanan konumunda. Nitekim bu yönde faaliyet yürüten kurumlardan biri olarak geçti�imiz hafta bir soru önergesine verilen cevapta Türkiye’nin ç�karlar�n� savundu�u için suçlanan kurumlardan birinin SETA olmas� dü�ündürücü. Bu noktada SETA’n�n Türkiye’nin taraf�nda olan ve Türkiye’nin ç�karlar� için çal��an bir dü�ünce kurulu�u oldu�unu hat�rlatmak gerekir.
Alman devletinin imaj� ve menfaatlerini içeride ve d��ar�da savunmak için kurulmu� kamu kurumlar� ve vak�flar ise Türkiye’de ba��ms�z mecralar gibi “pazarlan�yor” ve maalesef bir k�s�m vatanda��m�z da buna inan�yor.
Türk Kurumlar�na Bask�, Siyasi �li�kilerde Koz Olarak Kullan�lacak
Taraf olmak elbette suç de�il. Nitekim Türkiye’deki mevcut Alman kurulu�lar� ka��t üzerinde siyasi ba�lar�n� inkar etmiyor. Bu kurumlar mütekabiliyet ilkesi gere�i t�pk� Almanya’daki Türk kurumlar� gibi yasal çerçevede faaliyet gösteriyor.
Ancak neyin tarafgirlik, neyin tarafs�zl�k, neyin akademik veya neyin demokratik oldu�u noktas�nda (Deutungshoheit) “tan�mlama üstünlü�ünün” kendilerinde oldu�u zann�yla hareket eden yabanc� odaklar�n, Türk kurumlar�n� taraf tutmakla suçlamalar� kibirli ve çeli�kili bir tutumdur. Almanya’da bulunan Türk kurumlar� bask� alt�na al�nmaya çal���l�rken, Türkiye’deki Alman kurulu�lar�na yönelik en ufak bir ele�tiriye dahi tahammül edilmemesi dü�ündürücüdür. Bu durum Almanya’daki Türk kurumlar�na yap�lan bask�n�n Almanya-Türkiye ili�kilerinde bir siyasi koz ve pazarl�k arac� olarak kullan�laca�� izlenimini olu�turmaktad�r. Bu noktada iki ülke aras�nda e�it göz hizas�nda bir ili�ki biçimi ve mütekabiliyet ilkesi gere�ince hareket edilmesi gerekti�ini vurgulamak gerekir.
Kaynak: Zeliha EL�AÇIK / kriterdergi
Deprem su�lar� ve �nlemler Dr. ��retim �yesi Murat Aslan, Kahramanmara� merkezli depremlerin ard�ndan ortaya ��kan deprem su�lar�na ve bunlara m�dahale y�ntemlerine dair bir de�erlendirmeyi AA Analiz i�in kaleme ald�.
Zengezur Koridoru'nun �nemi Zengezur Koridoru'nun hayata ge�irilmesiyle T�rk D�nyas��n�n ticari, lojistik ve siyasi ba�lar� g��lenecek. �ok karma��k bu denklemin en �nemli taraflar�; �ran, Ermenistan, Azerbaycan, Rusya ve T�rkiye.
Zengezur Koridoru'nun �nemi Zengezur Koridoru'nun hayata ge�irilmesiyle T�rk D�nyas��n�n ticari, lojistik ve siyasi ba�lar� g��lenecek. �ok karma��k bu denklemin en �nemli taraflar�; �ran, Ermenistan, Azerbaycan, Rusya ve T�rkiye.
YAZARLAR
Av. Mustafa KARAKAŞ
Anayasa De�i�ikli�i, Yarg� Tarafs�zl��� Devam�...
Arslan ATEŞ
ETE KEM��E HAPSOLMAK Devam�...
İdris ŞEKERCİ
28 �UBAT'IN SAHTE MA�DURLARINI DA SAHTE KAHRAMANLARINI DA TANIYORUZ Devam�...
Mustafa KASADAR
Ar damar� �atlayanlar�n al�ald�k�a al�almalar� Devam�...
Bayram KARA
AMER�KA YAZILARI-3 MASKE-D�N-B�L�M Devam�...
Şahmettin BALAHORLU
�SK�P (SKOPJE) / KUZEY MAKEDONYA Devam�...
Beytullah DEMİRCİOĞLU
Haydut Devlet �fadesi Devam�...
حسين الموسى
وجاء رمضان Devam�...
Muhammet BİNİCİ
BEN�M A�LEM Devam�...
Dr.Ali İmran BOSTANCIOĞLU
Be�eri Sermayeden Etkin �stifadeye Dair Devam�...
Prof.Dr.Abdullah KAHRAMAN
Covid-19 A��s� �zerinden Medeniyet ve Uygarl�k Fark� Devam�...
Dr. Muhammad SAFAR د. محمد صفر
(3) خواطر رمضانية قرآنية Devam�...
Dr.Hasan Fehmi ��EK
�SRA VE M�RAC Devam�...
شهم الدين بلاحورلو
اليوم العالم الاسلامي يقف علي حافة الهاوية Devam�...
Dr. Metanet OĞUZ
�NSAN, �Z DE�ERLER�N� NASIL BEL�RLEMEL�? Devam�...
Dr.Z�lkarneyn VARDAR
CENNET NEREDE? Devam�...
Tuğba G�NEY
KAYGI VE TEVEKK�L Devam�...
FOTO GALER�
Time Alem � 2015 Yasal uyar� : Sitemizdeki t�m yaz�, resim ve haberlerin her hakk� sakl�d�r. �zinsiz ve kaynak g�sterilmeden kullan�lmas� kesinlikle yasakt�r.