ABD-Suudi Arabistan ili�kileri zay�flamaya devam ediyor Suudi Arabistan'daki rejime, i� ve d�� tehditlere kar�� uzun y�llar boyunca fiili g�venlik garantileri sa�layan ABD'nin bu politikas�n�n son d�nemde k�kl� bir de�i�ime u�rad��� g�r�l�yor.

ABD-Suudi Arabistan iliþkileri zayýflamaya devam ediyor Suudi Arabistan'daki rejime, iç ve dýþ tehditlere karþý uzun yýllar boyunca fiili güvenlik garantileri saðlayan ABD'nin bu politikasýnýn son dönemde köklü bir deðiþime uðradýðý görülüyor.

ABD’nin uzun süredir Orta Do�u siyasetine yönelik ilgisinde ciddi bir gerileme oldu�u bilinen bir gerçek. Bu durumun en önemli göstergesi bölge güvenli�ine yönelik ABD’nin fiili güvenlik garantilerinde son dönemde tan�k olunan azalma. ABD’nin bölge güvenli�indeki garantörlük rolünün zay�flamas� tüm Körfez ülkelerini olumsuz etkileyecektir. Fakat bu yeni durumdan en olumsuz etkilenecek aktör hiç �üphesiz Suudi Arabistan olacak. Bu yüzden Suudi Arabistan yönetimi, ABD’nin bölge güvenli�ine yönelik ciddi motivasyon kayb� ya�amaya ba�lad��� 2010 y�l�ndan günümüze kadar ABD’yi yeniden bölge güvenli�inin garantörü olmaya ikna etmek için oldukça çaba sarf etti. Ancak gelinen nokta itibar�yla Suudilerin, ABD’nin bölge güvenli�ine ilgisindeki azalma e�ilimini tersine çevirmeye yönelik çabalar�n�n ba�ar�s�z oldu�unu söyleyebiliriz.

Suudi Arabistan’daki rejimin güvenli�ini garanti eden ve rejimi uzun y�llar içerideki ve d��ar�daki tehditler kar��s�nda koruma konusunda fiili güvenlik garantileri sa�layan ABD’nin bu politikas� son dönemde köklü bir de�i�ime u�rad�.

A�ustos ay� sonlar�ndan itibaren ya�anan baz� geli�meler, ABD-Suudi ili�kilerinde bir canlanman�n aksine zay�flama e�iliminin yeni bir ivme kazand���n� ortaya koyuyor. ABD yönetiminin Afganistan’da, ülke yönetimini Taliban’a b�rakarak çekilmesinin ard�ndan ba�kent Riyad yak�n�ndaki Prens Sultan Hava Üssü’ndeki geli�mi� hava savunma sistemlerini geri çekmesi ve 11 Eylül olaylar�na ili�kin gizli belgelerin eri�ime aç�laca��n� ilan etmesi, ABD-Suudi ili�kilerinde bir süredir devam eden zay�flamaya ivme kazand�ran geli�meler olarak say�labilir.

ABD’nin Körfez güvenli�ine ilgisindeki azalman�n sebepleri

�kinci Dünya Sava��’ndan günümüze kadar Orta Do�u güvenlik mimarisinin ba�at aktörü olan ABD’nin son dönmede bölge güvenli�ine yönelik ilgisinde ve motivasyonunda ciddi bir azalma ile kar�� kar��yay�z. ABD’nin uzun y�llard�r bölge için sa�lad��� güvenlik garantilerini azaltma giri�imi, küresel siyasi atmosferde ve enerji piyasas�nda ya�anan köklü dönü�ümlerle yak�ndan ilgili. Zira küresel siyasal atmosferde ya�anan geli�meler ABD gücünün a��nmas�na, enerji piyasas�nda ya�anan geli�meler ise ABD’nin Körfez enerji kaynaklar�na ba��ml�l���n�n sonlanmas�na yol açt�.

Bugün ABD’li karar vericilerin, Asya-Pasifik bölgesine yönelik yeniden konu�lanma politikas�n� ülkenin en önemli önceli�i olarak kabul etti�ini ve askeri kaynaklar�n� Çin’i çevrelemek için seferber etme konusunda son derece kararl� olduklar�n� söyleyebiliriz.

Bugün ABD hâlâ süper güç; askeri, ekonomik ve teknolojik aç�dan en büyük küresel aktör. Fakat ABD’den sonra gelen ikinci küresel aktör Çin, ABD ile aras�ndaki mesafeyi h�zla kapat�yor ve yak�n zamanda ABD’yi geçece�ine kesin gözüyle bak�l�yor. Dolay�s�yla ABD’nin son dönemde ya�ad��� güç a��nmas� ABD’nin askeri, ekonomik ve teknolojik aç�dan zay�flamas�ndan de�il, ikinci küresel aktörün beklenenden çok daha h�zl� büyümesinden kaynaklan�yor. �çinde bulundu�umuz dönemde küresel ekonomi ve siyasetin a��rl���n�n Atlantik’ten Pasifik’e do�ru yön de�i�tirdi�i bir “güç kaymas�na” �ahit oluyoruz.

Küresel siyasette ya�anan bu geli�meler ABD’li karar vericileri, ülke d�� ve güvenlik politikas�n�n önceliklerini yeniden de�erlendirmeye zorluyor. Eski Ba�kan Barack Obama döneminde ortaya ç�kan “Asya Pivot” stratejisi bu de�erlendirmenin bir sonucuydu. ABD’nin içinde bulundu�umuz dönemde de istikrarl� bir �ekilde takip etti�i bu politika “ABD aç�s�ndan stratejik gelece�in Afganistan ve Irak’ta de�il, Asya-Pasifik bölgesinde” oldu�u sav�na dayan�yordu. ABD’nin, Asya-Pasifik bölgesine yönelik d�� ve güvenlik politikalar�nda giri�ti�i bu yeni ayarlama Çin’in Asya-Pasifik bölgesindeki iddial� politikalar�n� dengelemek için ABD’nin askeri konu�lanmas�n� de�i�tirme ve bölgedeki müttefikleriyle savunma ba�lar�n� güçlendirme taahhüdü içermekteydi. ABD’nin geli�tirdi�i Çin’i dengeleme stratejisinin bölge aç�s�ndan en önemli sonucu Orta Do�u’daki ABD güvenlik taahhütlerinin azalmas� ve ABD askerlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesi oldu. 2021 y�l�nda ABD’nin Afganistan’daki tüm askerlerini ve Irak’taki muharip güçlerini çekmesi i�te bu yeni ayarlaman�n bir sonucu.

ABD’nin Körfez bölgesine yönelik ilgisinde ya�anan azalman�n ikinci sebebi ise kaya gaz� devrimiyle ABD’nin bölge enerji kaynaklar�na olan ba��ml�l���n�n sonlanmas�. Bu yeni durum ABD’nin bölge enerji kaynaklar�na �iddetli bir biçimde ba��ml� oldu�u dönemde Suudi Arabistan ile imzalad��� “petrol kar��l��� güvenlik” z�mni anla�mas�n� ortadan kald�rd�.

A�ustos ay� sonlar�nda Prens Sultan Hava Üssü'ndeki geli�mi� hava savunma sistemlerini geri çekmesi, ABD’nin bölge enerji kaynaklar�n�n güvenli�i için üstlendi�i garantörlük rolündeki azalmay� gösteren en kritik geli�me. Zira ba�kent Riyad’�n 115 km güneydo�usundaki bu savunma sistemleri, 2019 y�l� Eylül ay� ortalar�nda, Yemen kaynakl� oldu�u iddia edilen ARAMCO sald�r�lar� sonras�nda konu�land�r�lm��t�. Bu tarihte Suudi Arabistan ülke tarihinin en büyük sald�r�lar�ndan birine maruz kalm��, ülke petrol üretiminin yar�s� ve küresel üretimin yüzde be�i devre d��� kalm��t�.

Suudi Arabistan, Trump yönetimiyle elde etti�i yak�nl�k sayesinde geli�mi� ABD hava savunma sistemlerini petrol endüstrisinin kalbini korumak için bu bölgeye konu�land�r�lmas�n� sa�lam�� ve bu sayede ülke petrol üretim ve ticaretine yönelik olas� sald�r�lar� cayd�rmak istemi�ti. Bugün Suudi petrol endüstrisinin en zay�f halkas� olarak da an�lan ve Riyad’a çok yak�n bir mesafede bulunan Abkayk ve Hureys petrol rafine ve üretim alanlar� hava savunmas�ndan mahrum kalm�� durumda. Bölgedeki hava savunma sistemlerinin devre d��� kalmas�yla, uzun süredir devam eden, Yemen kaynakl� balistik füze ve drone sald�r�lar� Suudi petrol endüstrisinin güvenli�i için daha büyük bir endi�e kayna�� haline gelecektir.

Suudilerin ABD ile ili�kilerindeki zay�flamay� tersine çevirme çabalar�

Suudi yönetimi 2010’lu y�llardan itibaren ABD’nin bölge güvenli�ine ilgisindeki azalman�n somutla�maya ba�lamas�yla bunu tersine çevirmek ad�na büyük çaba sarf etti. Trump yönetiminin ticaret ve finansal araçlar� önceleyen yakla��m� ABD-Suudi ili�kilerinde k�smi bir iyile�meyi ortaya ç�karm��t�. Bu dönemde Suudi Arabistan yüz milyarlarca dolarl�k anla�malara imza atarak ABD yönetimini yat��t�rmaya ve Riyad-Washington aras�ndaki ili�kileri eski seviyesine ç�karmaya u�ra�t�. Ayn� zamanda ABD’nin tan�mlad��� bölgesel statükoya sahip ç�kma ad�na ABD büyükelçili�inin Kudüs’e ta��nmas�na ve Birle�ik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn gibi Körfez ülkelerinin �srail’le normalle�melerine z�mni olarak destek verdi.

Her ne kadar Riyad yönetimi ABD ile ili�kileri onarma konusunda büyük gayret sarf etse de bu dönemde ili�kilerdeki gerilimi art�ran oldukça önemli geli�meler de ya�and�. Gazeteci Cemal Ka��kç�’n�n �stanbul’daki Suudi Arabistan Ba�konsoloslu�unda öldürülmesi, Yemen sava�� ve sava��n yol açt��� insani kriz manzaralar� -her ne kadar Trump ile Veliaht Prens Muhammed bin Selman aras�ndaki ili�kiler s�cak seyretse de- Washington’daki Suudi alg�s�n� önemli ölçüde kötü etkiledi. Trump’�n ba�kanl�k seçimlerini kaybetmesi sadece nevi �ahs�na münhas�r yöntemlerle Riyad’la iyi ili�kiler kurmay� becerebilen bir ABD ba�kan�n�n görevinin sona ermesi de�ildi. Bu geli�me ayn� zamanda ABD Kongresi ve Senatosundaki Suudi dostu üyelerin de say�s�n� önemli ölçüde azaltt�. Yani son dönemde Washington’daki Suudi kar��tlar�n�n elleri epey güçlendi.

ABD’nin Körfez güvenli�indeki rolünü azaltama konusundaki kararl�l���

Joe Biden’�n ba�kanl�k koltu�una oturmas�yla ABD’nin Orta Do�u ilgisindeki azalman�n daha da h�zland��� ve ABD’nin Asya-Pasifik bölgesine yönelik önceliklerinin güçlendi�i bir sürece �ahit olduk. Bugün ABD’li karar vericilerin, Asya-Pasifik bölgesine yönelik yeniden konu�lanma politikas�n� ülkenin en önemli önceli�i olarak kabul etti�ini ve askeri kaynaklar�n� Çin’i çevrelemek için seferber etme konusunda son derece kararl� olduklar�n� söyleyebiliriz.

ABD’nin Afganistan ve Irak’tan askerlerini, Suudi Arabistan’daki hava savunma sistemlerini çekmesi ve Washington-Riyad hatt�nda gerilimi t�rmand�racak bilgilerin ortaya ç�kma ihtimaline ra�men 11 Eylül olaylar�na dair gizli belgelerin yay�nlanmaya ba�lanmas� ABD’nin bu karal�l���n� göstermesi bak�m�ndan önemli. Asl�nda bu kararl�l��� “Orta Do�u’yu �ranl� dü�manlar�n�zla payla�mal�s�n�z” demek suretiyle en net ifade eden Obama olmu�tu.

Bugün bakt���m�zda ABD-Suudi ili�kilerinin geri döndürülemez �ekilde zay�flad���n� söyleyebiliriz. Hava savunma sistemlerinin geri çekilmesinin ve 11 Eylül sald�r�lar�na ili�kin gizli belgelerin yay�nlanmaya ba�lanmas�n�n ABD’nin Afganistan’dan çekilmesine müteakip gerçekle�mi� olmas� bu aç�dan mühim. Nitekim uzun süredir Körfez’deki ABD müttefiki rejimler “zaman� geldi�inde ABD’nin Körfez’den de çekilebilece�i” endi�esiyle kar�� kar��yalar. Bu ya�ananlar ise ABD’nin yava� yava� bölgeden çekildi�ini göstermek suretiyle bu endi�eyi hakl� ç�kar�yor.

Özellikle 11 Eylül olaylar�na ili�kin gizli belgelerin yay�nlanmaya ba�lamas� önümüzdeki günlerde gerilimin dozunu art�rabilecek bir potansiyel ta��yor. �lk yay�nlanan belgelerde sald�r�ya kat�lan iki Suudi vatanda��na Suudi konsoloslu�unda “üst düzey konuma” sahip bir ismin, tercümanl�k, seyahat, konaklama ve finansman konusunda destek sa�lad���n�n ortaya konulmas� gelecekte bu belgelerin yeni gerilimler üretebilece�ini gösteriyor. Son dönemde 11 Eylül olaylar�nda Suudi yönetimini sorumlu tutan ABD kamuoyunun ve ma�dur ailelerin Biden yönetimine bask�s�n�n artt���n� da söylemek mümkün.

Suudi Arabistan’daki rejimin güvenli�ini garanti eden ve rejimi uzun y�llar içerideki ve d��ar�daki tehditler kar��s�nda koruma konusunda fiili güvenlik garantileri sa�layan ABD’nin bu politikas� son dönemde köklü bir de�i�ime u�rad�. Suudi ARAMCO tesislerinin korunmas� için 2019 y�l�nda konu�land�r�lan hava savunma sistemlerinin geri çekilmesi ve 11 Eylül olaylar�na ili�kin gizli belgelerin yay�nlanmaya ba�lanmas� ABD’nin bu politika de�i�ikli�ini göstermesi açs�ndan kritik önemde. Bu durum ayn� zamanda Riyad yönetiminin Trump’�n ba�kanl�k dönemi boyunca ABD’yi yeniden ülkedeki rejimin güvenlik garantörü olmaya ikna etmek için sarf etti�i çabalar�n ba�ar�s�z oldu�unu da gösteriyor.

[Dr. Necmettin Acar Mardin Artuklu Üniversitesi �ktisadi ve �dari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararas� �li�kiler bölümü ba�kan�d�r]

Anadolu Ajans� 

YAZARLAR

Prof.Dr.Abdullah KAHRAMAN

Covid-19 A��s� �zerinden Medeniyet ve Uygarl�k Fark� Devam�...

Bayram KARA

AMER�KA YAZILARI-3 MASKE-D�N-B�L�M Devam�...

Muhammet BİNİCİ

BEN�M A�LEM Devam�...

Dr. Muhammad SAFAR د. محمد صفر

(3) خواطر رمضانية قرآنية Devam�...

Av. Mustafa KARAKAŞ

Anayasa De�i�ikli�i, Yarg� Tarafs�zl��� Devam�...

Beytullah DEMİRCİOĞLU

Haydut Devlet �fadesi Devam�...

Dr.Ali İmran BOSTANCIOĞLU

Be�eri Sermayeden Etkin �stifadeye Dair Devam�...

Şahmettin BALAHORLU

�SK�P (SKOPJE) / KUZEY MAKEDONYA Devam�...

Dr. Metanet OĞUZ

�NSAN, �Z DE�ERLER�N� NASIL BEL�RLEMEL�? Devam�...

Tuğba G�NEY

KAYGI VE TEVEKK�L Devam�...

İdris ŞEKERCİ

28 �UBAT'IN SAHTE MA�DURLARINI DA SAHTE KAHRAMANLARINI DA TANIYORUZ Devam�...

Mustafa KASADAR

Ar damar� �atlayanlar�n al�ald�k�a al�almalar� Devam�...

شهم الدين بلاحورلو

اليوم العالم الاسلامي يقف علي حافة الهاوية Devam�...

Arslan ATEŞ

ETE KEM��E HAPSOLMAK Devam�...

FOTO GALER�

Time Alem � 2015 Yasal uyar� : Sitemizdeki t�m yaz�, resim ve haberlerin her hakk� sakl�d�r. �zinsiz ve kaynak g�sterilmeden kullan�lmas� kesinlikle yasakt�r.